Halk Sağlığı Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Özyaral, AA muhabirine yaptığı açıklamada, haftada en az iki kez olmak üzere tüketilmesini önerdiği nohudun, DNA sentezi ve yenilenmesi için gerekli olan folata sahip olduğunu, bu nedenle de DNA'nın kanser hücreleri formunda değişmesini önlediğini ve yapıyı koruduğunu ifade etti. 
Bu özelliğiyle nohudun, kanser hücrelerinin vücut içinde yayılmasını, gelişmesini engellemeye yardımcı olduğunu aktaran Özyaral, "Nohut, özellikle meme kanserine karşı koruyucudur. Aynı zamanda nohut östrojen hormonunu dengeleyici etkisiyle özellikle menopoz döneminde faydalıdır. Bu dönemde ortaya çıkan sıcak ve ter basması gibi şikayetlerin azalmasına yardımcı olur." değerlendirmesinde bulundu.
"Nohut sofralarda daha fazla yer bulmalı"
Özyaral, Türkiye'de bolca üretilen nohudun, az su isteyen, kıraç alanlarda bile çok kolay yetişebilen bir ürün olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"Hemen herkesin bildiği bu bakliyat sofralarda daha fazla yer bulmalı. Nohut kalsiyum, magnezyum, potasyum, selenyum, bakır, çinko ve demirin yanı sıra, A vitamini ve betakaroten açısından da zengin bol lifli bir baklagildir. Nohutta yer alan selenyum, bağırsak enzimlerinin çalışma fonksiyonlarına destek vererek, vücutta kanserin neden olduğu bileşenlerin zehir etkisini ortadan kaldırır.
Selenyum ayrıca tümör oluşumunu engellemeye yardımcıdır. Ayrıca nohut meme kanserine karşı koruyucudur. Bağırsakta zararlı bakterilerin gelişmesini engellerken, sindirim sistemi için gerekli olan yararlı bakterilerin gelişimini de destekler. Nohut yüksek lif içeriği sayesinde kolon ve anüsle bağlantılı kanser riskini düşürür, sindirim sistemini korur ve mideyi kuvvetlendirir."
"Kadınlar nohudu daha fazla tüketmeli"
Doç. Dr. Özyaral, bazı kişilerin vitamin değerinin kaçmaması amacıyla nohudun ıslatıldığı suyu dökmediğini ancak bu suyun vitaminden çok, zehirle dolu olduğunu anlatarak, "Piyasaya sunulan kuru nohutların yemek olarak pişirilebilmesi için en az bir gece öncesinden içme suyu içerisine bırakılıp şişmeleri sağlanmalı. Şişme esnasında nohut bitkisinin özelliğinden dolayı suya, mide tarafından hazmedilemeyen, zehirli madde, gazlar bırakır. Bu yüzden içinde yumuşatıldıkları bu su dökülmeli, yeni taze suyla nohut yemeği yapılmalıdır." diye konuştu.
Meme kanseri koruyuculuğu etkisi kapsamında kadınların bu besini daha fazla tüketmesini öneren Özyaral, şu bilgileri verdi:
"Nohudun düzenli tüketilmesi şeker hastalığını da önleyebilmektedir. Tansiyonu düzenlemeye yardım etmekte, ayrıca bulantı, baş dönmesi ve baş ağrısı problemlerini de giderdiği bilinmektedir.
İçeriğinde yer alan amino asitler sayesinde uyku düzenini sağlamada yardımcı olabilmektedir. Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmekte ve hastalıklara yakalanma riskini azaltır. İhtiva ettiği fosfor ise kemik ve diş yapısını ve güçlenmesini destekler.
Mutluluk hormonlarına etki eden nohut böylelikle depresyonu engellemeye de yardımcı olabilir. Kolesterolü düzenleyici, kalp damarlarını açıcı ve kalbi koruyucu özelliklere sahiptir. Beyinsel ve zihinsel yorgunluğu giderir, hafızayı güçlendirerek öğrenmeyi kolaylaştırıcı özelliği bulunur."